Batı'da İmam Hüseyin'i (sa) anma merasimleri

Batı'da İmam Hüseyin'i (sa) anma merasimleri

Batı'da İmam Hüseyin'i (sa) anma merasimleriءTanrıءdinءİslamiyetءShiءTVshiaء

Muharrem ayın ve İmam Hüseyin (sa) ve vefakar sahabeleri ve ehlibeyt fertlerinin mazlumca şehadeti, dünya genelinde ehlibeyt hayranlarının yas ve matem tutmaları ve o hazretin büyük kıyamının amaçlarını hatırlamaları ve yaşatmaları için bir fırsattır. İmam Hüseyin (sa) yas ve matem merasimlerine şii ve sünni Müslümanlar ve hatta gayrimüslimler desteler ve heyetler halinde katılıyor. Bu yıl yine geçmiş yıllarda olduğu gibi İmam Hüseyin (sa) yas ve matem merasimleri sadece o hazreti ve ehli beyti sevenlerle ve İran, Irak, Lübnan ve diğer İslam ülkeleri ile sınırlı kalmadı, bir çok Avrupa ülkesinde, Kuzey ve Güney Amerika ülkelerinde ve Doğu Asya bölgesinde yer alan ülkelere kadar dünyanın dört bir yanında İmam Hüseyin (sa) için büyük yas merasimleri düzenlendi. Amerika ve Avrupa'da Müslümanların yaşadığı her kentte, İmam Hüseyin (sa) için yas meclisi düzenleniyor. Viyana'da İmam Ali (sa) İslamî merkezinde düzenlenen yas merasimlerinden başka, Avusturya'nın bir çok kenti de bu yıl o hazret için düzenlenen yas merasimlerine sahne oldu. İsviçre'nin Bern ve Zürih kentleri de İmam Hüseyin (sa) için düzenlenen yas merasimlerine şahit oldu. Macaristan'ın başkenti Budapeşte de benzer etkinliklere sahne oldu. İngiltere'de Müslümanlar yas merasimlerinden başka Aşura kültürünü yaymak ve İmam Hüseyin (sa) kıyamının amaçlarını anlatmak için reklam panolarını kullandı. Panolardan birinde Aşura, Hüseyin sizin haklarını savunduğu gün, şeklinde bir ibare yer aldı. Bu etkinlik Londra'dan başka İngiltere'nin Manchester gibi büyük kentlerinde de gerçekleşti ve Aşura kültürü İngiliz halkına anlatıldı. Manchester kentinde otobüslerin üzerindeki reklam panolarında Hüseyin bir güçtür, cümlesi dikkat çekiyordu. Hollanda'da ehlibeyt hayranları Aşura kültürünü yaygınlaştırmak ve İmam Hüseyin (sa) kıyamını anlatmak için ilginç bir etkinliğe imza attı. Lahey'de Kevser vakfı gençlik kolu, İmam Hüseyin'in (sa) susuz halde şehid edildiği olayını kağıt üzerine bastırarak söz konusu kağıtları su petlerine yapıştırdı ve kentin genelinde dağıttı. Su petlerini alan insanlar merak edip bazı sorular soruyor ve Kevser vakfı genç kolu üyeleri insanların sorularına cevap veriyor ve İmam Hüseyin'in (sa) yolunu anlatıyordu. Brezilya'da ise bazı Müslüman gençler gönüllü olarak yoksul semtlerde yemek dağıttı. Amerika'nın çeşitli kentlerinde de Aşura etkinlikleri büyük bir ihtişamla düzenlendi. Amerikalı müslümanlar çeşitli oturumlarda konuşmacıların İmam Hüseyin'in (sa) gerçekleştirdiği kıyamın amaçları hakkındaki konuşmalarını dinledi ve Aşura günü desteler halinde sokaklarda yürüyüşe ve yas merasimine katıldı. Beşeri tarih boyunca bir çok kıyam ve bir çok devrim gerçekleşti, ancak hiç biri İmam Hüseyin'in (sa) gerçekleştirdiği kıyam kadar etkili ve kalıcı olmadı. İmam Hüseyin'in (sa) 1400 yıl önce Kerbela çölünde yazdığı hamaset, beşeri tarihin en büyük hamaseti sayılıyor. Bu hamaset dünyada milyarlarca insanı etkilerken, etki alanı coğrafi ve inanç sınırlarını çoktan aşmıştır. Mısırlı ünlü kanaat önderi Şeyh Muhammed Abdu şöyle diyor: Dünyada amacı ilahi şeriat ve haddi uygulamak isteyen adil bir hükümet varsa ve bu hükümete karşı adaletin sağlanmasına tahammül edemeyen zalim bir hükümet duruyorsa, adaleti savunan hükümeti desteklemek her müslüman için farzdır ve İmam Hüseyin'in (sa) Yezid iktidarına karşı gerçekleştirdiği kıyam buna bir örnektir. Bugün sadece Müslümanlar ve ehli beyt hayranları değil, aynı zamanda gayri müslimler de İmam Hüseyin'in (sa) gerçekleştirdiği muhteşem kıyamın karşısında diz çöküyor ve saygı gösteriyor ve Kerbela kıyamından büyük bir saygı ile söz ediyor. Hindistan'ın bağımsızlık lideri Mahatma Gandi bu konuda şöyle diyor: Ben İslam'ın büyük şehidi İmam Hüseyin'in (sa) yaşamını ve Kerbela macerasını dikkatle okudum ve şimdi eğer Hindistan muzaffer bir ülke olmak istiyorsa, İmam Hüseyin (sa) modelini izlemesi gerektiğini çok net biliyorum. Mahatma Gandi bir başka yerde de İmam Hüseyin (sa) kıyamı hakkında şöyle diyor: İslam'ın ilerlemesi kılıcın zoru ile değil, İmam Hüseyin'in (sa) yüce fedakarlığı sayesinde hasıl oldu. Ben, mazlum ve zulme uğradığım halde nasıl zafer kazanacağımı İmam Hüseyin'den (sa) öğrendim. Gerçekte sadece Gandi değil, hatta bir çok batılı düşünür bile Aşura kıyamını gerçekleştiren ruhun pak ve mutahhar bir ruh olduğunu itiraf ediyor. Avrupalı tarihçi Moris Dukberi şöyle diyor: İmam Hüseyin (sa) hayranları o hazret için yas tutarken, sömürü ve istismarın alçaklığına ve dayatmalarına karşı boyun eğmemeleri gerektiğini ortaya koyuyor, çünkü onların İmam ve önderinin mesajı zulme boyun eğmemekti. Hüseyin (sa) insanların şerefi ve namusu yolunda ve İslam'ı yüceltmek amacı ile canından, malından ve evlatlarından geçti ve Yezid'in zilletine boyun eğmedi. O zaman gelin biz de onu örnek alalım ve Yezitlerin ve zalimlerin zulmünden kurtulup, izzetle ölmeyi zilletle yaşamaya tercih edelim. Bu, İslam tealiminin özüdür. Hristiyan papaz Antonio Bara ise şöyle diyor: eğer İmam Hüseyin (sa) bize ait olsaydı, yer yüzünün her köşesinde onun için bir bayrak ve bir minare diker ve insanları Hristiyanlığa davet ederdik. İmam Hüseyin'in (sa) azınlık konumunda olduğu halde başlattığı kıyamda zafer kazanması beni gerçekten şaşırttı. Gerçekte Kerbela olayının ebedîleşmesinde bir çok etken etkili oldu. İslam dini insan fıtratı üzerinde inşa edilmiştir. Ancak bazen sosyal, siyasi ve iktisadi şartler insanları insani fıtratından uzaklaştırır. İmam Hüseyin'in (sa) en temel görevi insanları fıtratlarının mesajı ve amaçları ile yeniden tanıştırmak ve bu amaçların gerçekleşmesini engelleyen engelleri ortadan kaldırmaktı. Bu yolda duran en büyük engel ise, insanları fıtratından uzaklaştıran zalim Emevi iktidarıydı. Eğer İmam Hüseyin (sa) kıyamına bakacak olursak, kıyamın bu yönü küresel ve tüm beşeriyeti kapsayan bir boyutu vardır ve gerçekte tüm beşeriyeti ilgilendirir. İşte bu yüzdendir ki gayrimüslim Gandi kendisinin başlattığı ayaklanmayı Aşura kıyamından esinlenerek başlattığını belirtiyor veya Alman yazar Kort Frişler, İmam Hüseyin (sa) hakkında kitap yazıyor ve "Hüseyin ve İran" adındaki kitabını yayınlıyor. İmam Hüseyin (sa) kıyamı, özgürlük ve adalet için ve zulme boyun eğmemek için yapılan bir kıyamdı. İnsanlar fıtratları itibarı ile özgürlük ve adalet peşinde olur ve zulüm ve ayrımcılığa boyun eğmez ve bu özellik, kalıcıdır. Seyyidi şühedia aslında tüm peygamberlerin üstlendiği bir risaleti üstlendi ve ilahi kitap Kur'an-ı Kerim'ın emrettiği yolu izledi. Çünkü İmam fasık ve sapkın bir iktidara karşı kıyam etti. İslam dini en ilerici ve insani amaçlara hizmet eden yasaları getiren son semavi dindir. Bu yasalar ve hükümlerin hepsi yüzce Allah tarafından gönderilmiştir. Günümüzde maalesef İmam Hüseyin (sa) çağında hakim olan bir çok haksızlık ve zulüm halen devam etmektedir. İnsanoğlu 14 asır öncesine nazaran bilim ve teknoloji açısından çok ilerlemiş ve yaşam tarzı tamamen değişmiştir. Fakat maalesef maddi ilerlemelere paralel olarak insani değerlerin ilerlemediği, bilakis gerilediği gözleniyor. Bugün dünya genelinde zulüm türlü şekillerde söz konusudur. İslam dini İmam Hüseyin (sa) çağında olduğu gibi bazı çevrelerce yanlış yorumlanmaktadır. Suriye, Irak, Pakistan ve Afganistan gibi ülkelerde selefilerin İslam adına cinayet işlemesi, bu duruma en açık örnektir. İşte bu yüzden İmam Hüseyin (sa) kıyamı zaman sürecinde unutulmamış ve bugün beşeri toplum her zamankinden daha çok İmam Hüseyin (sa) kıyamına ve zalimlere karşı ayaklanmasının verdiği derslere ihtiyaç duymaktadır. Dünya genelinde İmam Hüseyin (sa) için yas tutulması da bu gerçeği ortaya koymaktadır.

IRIB

Yeni yorum ekle